Israil, olası büyük çaplı bir savaş durumunda merkezi elektrik şebekelerine bağımlı kalmadan enerji üretmeyi hedefliyor.
Bu amaçla, ülkenin çeşitli bölgesindeki tarım arazilerine "enerji adaları" olarak adlandırılan bağımsız mikro şebekeler kuruluyor.
Bu şebekeler rüzgar türbinleri, güneş enerjisi panelleri ve biyogaz depoları gibi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çalışıyor.
Hedef, savaş durumunda bile ülkenin dünya ile bağlantısının kesilmemesi ve enerji ihtiyacını karşılayabilmesidir.
Bu projeyi yöneten Dovi Miller, "Başkalarının 'asla' dediği, inşa etmek için en zor yeri seçtik" dedi.
Miller, "Pillerimizin üretilen elektriği almasını sağlayan bir sistem kuruyoruz, böylece ana şebeke arızalansa bile çalışmaya devam edecek. Bağlantıyı keseceğiz ve bir enerji adası olacağız" diye konuştu.
7 Ekim'deki Hamas saldırıları sonrasında, İsrail'in enerji dönüşüm planı hız kazandı. Saldırı sonucunda elektrik hatları hasar gördü ve elektrik kesintilerine neden oldu.
İsrail, ana enerji kaynağı olan açık denizdeki Tamar doğal gaz sahasını geçici olarak kapatmak zorunda kaldı.
Mikro şebeke projesinin en geç iki yıl içinde tamamlanması planlanıyor.