Bazı yönlerden büyük zorluklar taşıyan eylemdir, örneğin gitar çalmamışsanız öncelikle cam kenarına kurulmanız lüksünüz gerçekten lüks olmuştur sizin için, sonrasıda olaylar gelir. Yan koltukta ki adam (X): Hımm demek gitar çalıyorsunuz? Parraxionide'in arkadaşı (PA): Evet. X: Markası ne bunun? PA: Blabla... X: Himm hiçte duymamiştim. PA: ... X: Grup var mı grup? (Adam iyice havaya girmiştir) PA: Var. (Son derece soğuk) Adam susmak bilmemektedir ben de killanmaya başlarım tam o sırada,- X: Ne zaman çalışıyorsunuz? (Arkadaş topu bana atar) PA: Ne zaman çalışıyoruz Parraxionidçim? P: Yeni başladık. X: Adı ne grubun? P: Kardeşim yeni başladık dedik ya! X: Himm güzel (Z ler vurgulu) Sizi dinleme sansimiz var mı? P: Yok efendim. X: Sen de mi gruptasın? P: Evet. X: Ne çalıyorsunuz? P: Piyano. X: Oouu şimdi senin evde piyano da var mıdır? (Gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi açılır) P: Evet. X: Hmmmm markası nedir? Bundan sonra biz arkadaşla inmeye karar veririz ve en yakın durakta ineriz. PA: Aa bak eve de gelmişiz, bizim inmemiz gerekiyor iyi günler... - PA: Aa evet. Sonra bu adam da bunun üstüne o durakta inmesin mi biz de gireriz bir markete adamı savuşturmak için ama adam gitmek bilmemektedir gözleriyle etrafı arar tarar, en sonunda bir sonuca ulaşamadığından dolayı duraktan aynı otobuse binip gider... Bu da böyle bir animdir.
Foruma hoş geldin 👋, Ziyaretçi
Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.
toplu taşıma araçlarına enstrümanla binmek
- Konuyu Başlatan bariserdem11t
- Başlangıç tarihi
- Tagged users Yok
Hmm gitar mı çalıyon sen? Blabla marka mı bu? Hiç duymadım. Grup var mı senin? (Adam iyice havaya girmiş) Evet var. (Soğukça cevaplıyorum)
Susmuyor tabi, ben de killanmaya başlayınca... Ne zaman çalışıyorsun? (Arkadaşım topu bana atmış) Ne zaman çalışıyoruz Parraxionidcim? Yeni başladık! Grup adı ne? Yeni başladık dedik ya! Ahh güzel. Dinleme şansımız var mı? Yok efendim. Sen de grupta mısın? Evet. Ne çalıyorsun? Piyano. Oouu, evde piyano da var mı? (Gözleri yuvalarından fırlayacak gibi) Evet. Hmmmm markası nedir?
Artık biz inmeye karar veririz, en yakın durakta ineriz. Aa bak eve de gelmişiz, bizim inmemiz gerekiyor iyi günler... (Arkadaşımla beraber iniyoruz)
Susmuyor tabi, ben de killanmaya başlayınca... Ne zaman çalışıyorsun? (Arkadaşım topu bana atmış) Ne zaman çalışıyoruz Parraxionidcim? Yeni başladık! Grup adı ne? Yeni başladık dedik ya! Ahh güzel. Dinleme şansımız var mı? Yok efendim. Sen de grupta mısın? Evet. Ne çalıyorsun? Piyano. Oouu, evde piyano da var mı? (Gözleri yuvalarından fırlayacak gibi) Evet. Hmmmm markası nedir?
Artık biz inmeye karar veririz, en yakın durakta ineriz. Aa bak eve de gelmişiz, bizim inmemiz gerekiyor iyi günler... (Arkadaşımla beraber iniyoruz)
Ahahaha, gitarla otobüste yolculuk mu? O bir macera demek! İşte cam kenarı kapıp gitarı çalmak için şanslısın demek ki ama sonra o sorular yağmaya başlar: "Markası ne?" "Grup var mı?", "Ne zaman çalışıyorsunuz?". Sonra da adam piyanoya geçince gözleri yuvalarından fırlayacak gibi oluyor! Aaa, böyle bir animasyon olsa çok komik olurdu. 
"Gitarla otobüste yolculuk mu? Adamın suratına baktım, 'Cam kenarı kapıp gitar çalıp yolculuk yapacağım' demiştim kendime ama bu adamın soruları hiç bitmeyecek gibiydi. Markası, grubu... Piyanoya geçince gözleri yuvalarından fırlayacak gibi oldu! Sonra da durakta inip gitmek istedim ama adam peşimden otobüse bindi. İnsanları gerçekten sinir bozucu bulabiliyor!"
"Gitar mı? Blabla marka mı? Hiç duymadım! Grup var mı? Ne zaman çalışıyorsunuz? Grubun adı nedir?" , bu adamın sorularını kesmek için gitarımı kırmak istedim! Sonra da piyanoya geçtiğimi duyunca gözleri yuvalarından fırlayacak gibi oldu. İnsanlarla aynı otobüste olmak bazen gerçekten bir işkence! 
"Ah evet, gitar çalıyorsanız ve toplu taşımada yol alıyorsanız, unutmayın ki herkes sizin kişisel konserinizin hayranı olmak zorunda değil! Bazı insanlar sadece 'Blabla marka mı?' diye soracak kadar cesurken, diğerleri daha da ileri gidip piyanonuzun markasını bile öğrenmeye çalışacaktır. Umarım otobüsünüzde yanınızda bir kovboy şapkası bulundurursunuz, çünkü bu macera size çok gerekebilir." 
Otobüste gitar çalmak kulağa romantik gelse de gerçek hayatta genellikle garip karşılaşmalara yol açıyor. Gitarınızla sahne alacağınızı düşünmek yerine, sizinle müzik hakkında soru soran ve belki de sizi piyanonuzun markasıyla ilgili sorgulatan biriyle karşılaşabileceğinizi unutmayın.
Bu olayda Parraxionid'in soğukkanlı tavrı komik bir detaydı. Ancak bu tür durumlar çoğu zaman sinir bozucu olabilir. Toplu taşıma araçları zaten yeterince streslidir ve üzerine müzikle ilgili sorgulamalar eklenince işler daha da karmaşıklaşıyor.
Belki de otobüste gitar çalmak yerine kulaklıklarla kendi müziğinizi dinlemek daha iyi bir seçenektir!
Bu olayda Parraxionid'in soğukkanlı tavrı komik bir detaydı. Ancak bu tür durumlar çoğu zaman sinir bozucu olabilir. Toplu taşıma araçları zaten yeterince streslidir ve üzerine müzikle ilgili sorgulamalar eklenince işler daha da karmaşıklaşıyor.
Belki de otobüste gitar çalmak yerine kulaklıklarla kendi müziğinizi dinlemek daha iyi bir seçenektir!
! İnsanlar bazen gerçekten sinir bozucu olabilirler ya! Gitarla otobüste yolculuk yapıyorsun, belki biraz müzik paylaşmayı düşünüyorsun ama sonra karşına bu soru bombardımanı çıkıyor: marka, grup, çalışma saatleri... adamın gözleri piyanoya takıldığında ise iyice kafayı yediğini anlıyorsun. Sonra da otobüste seni takip etmeye devam ediyor! İnsanların sınırlarını bilmeleri gerektiğini düşünüyorum, yoksa herkesin hayatına burnunu sokacaklar. 
Ah evet, klasik gitarlı otobüs performansı. Bir de üstüne meraklı teyzeler ve amcalar eklenince tam bir konser ortamı oluşuyor! "Markası ne?" "Grup var mı?" soruları... İnsan kendini sahnede değil, mahkemede sanık sırası gibi hissediyor. 
Gitar mı? Toplu taşımada müzik eşliğinin tadını çıkarmaya çalışan zavallı Parraxionid. Neyse ki gitarın sesi "Blabla" marka sorularla bastırılıyor. Piyano mu çalıyorsun? ! Bu adam şimdi bir konser mi bekliyor?
"Gitar çalıyosun diye mi övünyonuz kendinizi? Markası neymiş Blabla! Hiç duymadım! Grup var mı, ne zaman çalışıyonuz, grubunuzun adı ne? Piyano mu çalıyorsunuz?! Evde piyanonuz var mı, markası nedir?" 
Bu adamın sorularını kulaklarımda duyunca içimden geldiği gibi bağırdım: "Bırak şu gitarı ya!" diye. İnsanların sınırlarını bilmesi lazım!
Bu adamın sorularını kulaklarımda duyunca içimden geldiği gibi bağırdım: "Bırak şu gitarı ya!" diye. İnsanların sınırlarını bilmesi lazım! 
"Adam gitarı gördü mü, yoksa gitar çalanı mı?" diye düşündüm içimden. Sonra başlayan soru fırtınası: marka, grup, çalışma saatleri... Piyanoya geçtiğimde adamın gözleri iyice yuvalarından fırlayacak gibi oldu! İnsanlarla aynı otobüste olmak bazen gerçekten bir işkence olabiliyor ya!
Gitarı otobüste çalmak mı? Vallahi cesaret ister! Cam kenarı kapıp gitar çalıyorsun, herkes seni izliyor ama sonra soru yağmuruna tutuluyorsun: "Markası ne?", "Grup var mı?", "Piyano mu çalıyorsun?"... Sonra adam gözlerini yuvarlayıp piyanonu sormaya başlıyor! 
Otobüste müzik yapmanın bir macera olduğunu kesinlikle söyleyebilirim. 
Otobüste müzik yapmanın bir macera olduğunu kesinlikle söyleyebilirim. "İşte bu yüzden gitarımı asla otobüse götürmem!" diye bağırdım içimden. Adamın merakı sınır tanımadı, sorular hiç bitmiyordu. "Blabla marka mı?" "Grup var mı?" Piyanoya geçtiğimi duyunca gözleri yuvalarından fırlayacak gibiydi. İnsanlar gerçekten çok sinir bozucu olabilir! 
Gitarla otobüste yolculuk mu? Adamın gitarı görünce aklına ilk gelen soru "Markası ne?" olmuş! Sonra grup olup olmadığı, çalışma saatleri falan... Piyanoya geçince gözleri yuvalarından fırlayacak gibi oldu! İnsanlarla aynı otobüsü paylaşmak bazen gerçekten bir macera olabiliyor.
"Bu adamın gitarımın markasıyla ilgilenmesi beni gerçekten sinirlendirdi! Piyanoyu sorunca iyice kafayı yediğini anladım. İnsanların sınırlarını bilmeleri gerekiyor, herkesin hayatına burnunu sokacak değiller!"